Yetersiz gıda tüketimi, küresel olarak hastalanmanın en başta gelen sebeplerinden biri ve her beş ölümden birinin nedeni. Geçen hafta yayımlanan bir rapor bu bilgiler ışığında devletleri ve işletmeleri, insanların yeme alışkanlıklarını düzeltmek için çaba göstermeleri konusunda uyardı. Küresel Besin Raporu'na göre, sağlıksız yiyecekler yemek ya da yeterince yemek yiyememek (çocukların yeterince anne sütü alamaması da buna dahil) kötü beslenmenin yaygınlaşmasına katkıda bulunuyor. Rapor dünyanın beslenme durumunu analiz etmek için bağımsız olarak hazırlanıyor.
Hava kirliliğinden daha büyük bir sorun
John Hopkins Üniversitesi Profesörü Jessica FANZO "Beslenme alışkanlıkları dünyada hastalık ve ölüm risk faktörlerini hava kirliliğinden ve sigara içmekten bile daha çok etkiliyor. Yediğimiz şeyler bizi öldürüyor. Gıda sistemimizde bir şeylerin değişmesi ve düzeltilmesi gerek." diyor. Fanzo, "Besleyici değeri yüksek gıdalar hakkında yeterli bilgi sahibi olmamak ya da bu gıdalara ulaşamamanın yanı sıra, tedarik zincirinin de etkili olmaması kötü beslenmeye yol açan faktörler arasında" şeklinde konuştu.
Araştırmacılar 194 ülkede incelemeler gerçekleştirdi ve kötü beslenmenin dünyada her yıl 3,5 trilyon Dolar zarara mal olduğunu tespit etti. Obezite ise yıllık 500 milyar Dolar zarara sebep oluyor. Her ülkede farklı bir tür beslenme bozukluğu ile mücadele ediliyor. Kimi ülkelerde çocuklar yetersiz beslenme sebebiyle anemiye yakalanıyor ya da yaşlarına göre çok kısa kalıyorlar, diğer ülkelerde ise kadınlar aşırı kilolu olmalarına rağmen, sağlıksız diyetleri sebebiyle yeterli besin alamıyor ya da ergenler arasındaki obezite oranı yükseliyor.
2025 hedeflerine ulaşmak mümkün olmayabilir
Çoğu ülke 2025'te ulaşılması hedeflenen 9 beslenme hedefine erişme konusunda oldukça yetersiz durumda. Yetişkinler arasındaki obezite, şeker hastalığı, anemi ya da çocuk sağlığının iyileştirilmesi gibi hedeflere yönelik çalışmalar, uzmanların deyimiyle ‘kabul edilemez derecede yavaş' ilerliyor.
Ancak şimdi elimizde daha iyi ve detaylı veriler var. Bu da etkili eylemlerde bulunmak için daha önce sahip olmadığımız fırsatlar sunuyor. Amsterdam'da gençler arasında kilo artışı krizi yaşanmasının ardından 2012'de yürürlüğe giren programlarla obezitenin engellenmesi ve tedavi edilmesinin yanı sıra, konu hakkında eğitim verilmesi ve araştırma yapılması için çalışmalar gerçekleştirildi. Çalışmalar arasında halka açık çeşmeler, gıda reklamlarının kısıtlanması ve okullarda sağlıklı atıştırmalıklar için yönergeler dağıtılması yer alıyordu. Bugün Amsterdam'da fazla kilolu ya da obez kişi sayısı normale dönmeye başladı.
Gıda israfının önlenmesi de beslenmeyi sağlayabilir. Her yıl üretilen tüm meyve ve sebzelerin yarısından fazlası çöpe gidiyor. Fanzo sağlıklı beslenmenin hastalıklara karşı dayanıklı bir bağışıklık sistemi geliştirmek ve zihinsel becerilerin güçlenmesi için gerekli olduğunun altını çiziyor ve "Ülkenizin zihin gücünü geliştirmek istiyorsanız insanların ne yediği ile ilgilenmelisiniz." diyor.
Taglar: #yetersizgıdatüketimi #küresel #hastalık #ölüm #yemealışkanlıkları #besin #sağlıksızyiyecekler #yemek #annesütü #beslenmedurumu #JohnHopkinsÜniversitesi #JessicaFanzo #gıda #obezite #beslenmebozukluğu #gıdareklamları
Haberi Yapan: Diyetisyen Dünyası Editörü
Tarih: 4.01.2019
Kaynak: Dünya Halleri