Cumhurbaşkanlığı tarafından yayınlanan 100 günlük eylem planında, sağlık ile ilgili 16 maddeye yer verdi. Hükümet obezite yaklaşımı konusunda ne kadar kararlı olduğu, 2 maddede (2 ve 8) doğrudan, 9 madde de (1-3-4-11-12-14-15-16) ise dolaylı olarak, obezite ve sağlıklı yaşam vurgusu ile gösterdi.
Bakanlık Samimi Değil
Özellikle son yıllarda yayınlanan obezite raporlarının, beslenme durumu araştırmalarının, fiziksel aktive ölçümlerinin tamamı bireysel sağlık verilerinin kötüleştiğini ve obezitenin arttığını gösterdi. Buna karşın bakanlık sağlık bakanlığı gerekli personeli alımında diyetisyen kontenjanını oldukça kısıtlı tuttu.
Diyetisyen En Önemli Sağlık Personeli
Ortalama haftada 1 kez olmak üzere sıklıkla yaptığı görüşmeler sayesinde, bireylerin yaşamında beslenmesinden, aktivitesine, uykusundan, ilacını alıp almadığına, tuvalete çıkıp çıkmadığına kadar tüm yaşamına hakim olan en önemli sağlık personeli diyetisyendir. Diyetisyen her hafta edindiği bu bilgiler ışığında bireyin tedavisini birlikte yürüttüğü ekibe gelişmeleri aktararak, bireyin en kısa sürede sağlığına kavuşması konusunda kilit role ve öneme sahiptir.
Obezite artışı ameliyatla çözülmez
Bireylere sanki sağlıkta kısa yol varmış mesajını sürekli olarak veren "Obezite Ameliyatlarının Devlet Hastenelerinde Ücretsiz" yapılması kararı bu çözümsüzlüğün en büyük göstergesi. Bireylerin sağlıklı beslenmesi, fiziksel aktivite yapması, yaşam tarzını değiştirmesi hedeflenirken bu karar tüm bu davranış değişikliklerine engel olur nitelikte. Kişiler nasılsa yerim, gider ücretsiz ameliyat olurum diye düşünüp, davranmaya başladı. Bu üzücü durumun ciddiyetini anlamak için artan ameliyat sayısına ve yaşanan olumsuzluklara bakmanız yeterli...
Yılda 17 Bin Ameliyat İle Rekora Koşan Yap Boz
Hastalara önce kilo aldırıp, sonra ameliyat eden mi istersiniz, yoksa 70-80 kiloluk insanları ameliyat eden mi? Bunların tamamı bakanlığın gözü önünde olanlar. Yılda 17 bin ameliyat ile rekor üstüne rekor kırılırken, ameliyatlar sonrası ölüm vakaları yaşanıyor. Obezite ile mücadelenin bu şekilde olmayacağı çok açık
Türkiye 5 yıl sonra midesiz kalacak
Doç. Dr. Aziz Sümer'e göre ; Obezite cerrahisine olan talep tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de arttı. Çünkü Türkiye'de nüfusun yüzde 3'ü morbid obez dediğimiz hastalığa sahip ve bu kişilerin mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor. Yani 2 milyon 4 yüz bin kişiyi obezite cerrahisi bekliyor Türkiye'de. Bu nedenle oranların artması gayet normal. ABD'de 90'larda obezite cerrahisi yapılan hasta sayısı 10 bin iken, günümüzde yılda 4 yüz binin üzerinde. Türkiye'de ise 90'larda bu sayı 50-100 iken, şimdi 10 binlere çıktı. Gelecek yıllarda giderek artacağını çok rahat söyleyebilirim.
Fakat dikkat etmemiz gereken bir nokta var: Kimler ameliyat edilmeli? Vücut kitle indeksi 40'ın üzerinde olan morbid obez olan hastaların ya da vücut kitle indeksi 35'in üzerinde olup yandaş hastalığı olan; yani Tip 2 diyabeti, akciğer problemleri, karaciğer yağlanması, ciddi reflüsü, bel fıtığı, kalça ve diz ağrıları olan hastaların ameliyat edilmesi gerekiyor. Türkiye'de bu kriterlere uyan hastaların sayısı zaten 2 buçuk milyona yakın. Türkiye'de 4 bin civarında genel cerrah olduğunu düşünürsek, biz gece gündüz hiç durmadan sadece bu ameliyatları yapsak bile herkesi iyileştirme şansımız yok.
Cumhurbaşkanlığı Sağlıkta 100 Günlük Eylem Planı
- Ülkenin alanındaki tüm potansiyelin değerlendirileceği mükemmeliyet merkezleri kapsamında özellikli sağlık hizmetlerinin ulaşılabilir ve sürdürülebilir olmasının sağlanması
- Sağlıklı yaşam kültürünün desteklenmesi kapsamında kronik hastalıkların ve risk faktörlerinin azaltılarak güçlü gelecek için sağlıklı nesiller oluşturulması
- Anne ölüm oranının yüz binde 14'ün altına düşürülmesi için anne ve çocuk sağlığı hizmetlerinin güçlendirilmesi
- Sağlık turizminde Türkiye'nin marka haline getirilmesi
- Sık tüketilen, satın alma ve işgücünün büyük kısmını oluşturan malzemelerin temininin kolaylaştırılması ve yerlilik oranının artırılması amacıyla Sağlık Market Uygulamasının hayata geçirilmesi
- Sağlık hizmetlerinde dijital dönüşüm ile bürokrasinin azaltılması ve finansal tasarrufun sağlanması
- Kamu hastanelerinde öncelikli acil hasta ayrımının modellenmesiyle acil servis hizmet kapasitesinin geliştirilmesi
- Obezite ile mücadele kapsamında obezite mükemmeliyet merkezlerinin yaygınlaştırılması
- Stratejik bir ürün olan aşının Türkiye'de yerlileştirilmesinin sağlanması
- İlaç ve tıbbi cihazlarda yerelleşme/yerlileşme/millileşme çalışmaların hızlanması
- Aile hekimine başvuru oranının %40'a çıkarılması ve mahallinde daha iyi sağlık hizmeti sunulması için Aile Hekimliği Sisteminin güçlendirilmesi
- Evde sağlık hizmetleri kapasitesinin %20 artırılarak yatağa ve eve bağımlı daha fazla vatandaşımıza ulaşılması
- Manisa, Elazığ, Ankara-‐Bilkent ve Eskişehir'de yüksek teknolojili 4 şehir hastanesinin açılması
- Vatandaşımızın sağlık hizmetlerine daha kolay erişebilmesi için 20 adet hastane ve 2 adet Ağız Diş Sağlığı Merkezi açılması
- Geçiş sürecinin temel aşamalarının 100 gün içinde tamamlanması
- 2019 – 2023 dönemine ilişkin Stratejik Plan çalışmalarının Kasım ayı sonunda tamamlanacak şekilde başlatılması
Taglar: #obezite #ameliyat #eylemplanı #sağlık #sağlıkbakanlığı #Cumhurbaşkanlığı #100gün #Hükümet #obeziteyaklaşımı #Bakanlık #beslenmedurumu #fizikselaktive #diyetisyenkontenjanı #Obeziteameliyatı #devlethastanesi #ücretsiz #ameliyat #rekor #ölüm #mücadelenin #Türkiye #mide #ulaşılabilir #sürdürülebilir #Sağlıklıyaşam #kronikhastalıklar #sağlıklınesiller #Anneölümoranının #anneçocuksağlığı #Sağlıkturizmi #SağlıkMarket #Kamuhastaneleri #acilhasta #acilservis #Ailehekimi #Evdesağlık #Manisa #Elazığ #Ankara #Bilkent #Eskişehir #şehirhastanesi #AğızDişSağlığı
Haberi Yapan: Diyetisyen Dünyası Editörü
Tarih: 15.08.2018
Kaynak: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı